Ashâbtan Sayılmak
Selmân-ı Fârisî (r.a) Medâyin’de vâli iken yanına iki kişi geldi.
— Sen Selman mısın? dediler. O da:
— Evet dedi. Sonra tekrar sordular:
— Sen Resûlüllahın ashâbından mısın? dediler. Selmân-ı Fârisî şöyle dedi: Bilemiyorum ki. Bu defa iki kişi şöyle dediler:
— Galiba biz yanlış geldik. Aradığımız sen değilsin.
Bunun üzerine Selmân-ı Fârisi:
— Aradığınız benim. Ancak henüz belli değil. Ben Resûlüllah’ı gördüm. Onun meclisinde bulundum, oturdum. Ancak kim onunla Cennete girerse onun ashâbından olur, buyurdu.
Selmân-ı Fârisî (r.a) Medâyin’de vâli iken yanına iki kişi geldi.
— Sen Selman mısın? dediler. O da:
— Evet dedi. Sonra tekrar sordular:
— Sen Resûlüllahın ashâbından mısın? dediler. Selmân-ı Fârisî şöyle dedi: Bilemiyorum ki. Bu defa iki kişi şöyle dediler:
— Galiba biz yanlış geldik. Aradığımız sen değilsin.
Bunun üzerine Selmân-ı Fârisi:
— Aradığınız benim. Ancak henüz belli değil. Ben Resûlüllah’ı gördüm. Onun meclisinde bulundum, oturdum. Ancak kim onunla Cennete girerse onun ashâbından olur, buyurdu.
Bizim yolumuz İman, İslâm ve Ahlâk-ı Muhammedî'yi aşılamaktan ibarettir.
Gâye: Rıza-î İlahîdir.
Vasiyetim olsun; tefrikaya düşmeyiniz. Kavmiyet gütmeyiniz. Ehli Sünnetin gayri olan yanlış yollara sapmayınız.
Ebu’l Faruk Süleyman Hilmi Silistrevi (K.S.)
Beni Bir Ben Bilirim, Birde Yaradan. Bana Bir Ben Lazımım, Birde Anlayan
Gâye: Rıza-î İlahîdir.
Vasiyetim olsun; tefrikaya düşmeyiniz. Kavmiyet gütmeyiniz. Ehli Sünnetin gayri olan yanlış yollara sapmayınız.
Ebu’l Faruk Süleyman Hilmi Silistrevi (K.S.)
Beni Bir Ben Bilirim, Birde Yaradan. Bana Bir Ben Lazımım, Birde Anlayan
.